25 Nisan 2014 Cuma

Bozcaada Bilim Politikası

Bilim kalkınmanın ve gelişmenin temeli ve anahtarıdır.  Bilimsel çalışma için çekim merkezleri oluşturma ve destekleme; bilimsel bulgulardan günlük yaşamın her alanında yararlanma yönünde politikalar geliştirebilen ülkeler gelişmiş diye adlandırdığımız ülkelerdir. 

Bilimin ve bilimsel çalışmaların katma değer yaratma işlevini keşfeden ülkeler ve bölgeler ekonomik sonuçlarından en çok yararlanan, bunun yanında ve sonucunda sosyal ve kültürel cazibe alanlarına dönüşmüşlerdir. 

“Avrupa kültürü”, “Amerikan kültürü”, “Uzakdoğu kültürü” dediğimizde anlaşılan şey, bu coğrafi bölge ya da ülkelerin yaşamlarının her alanı ile ilgili yapılan ve bilgimize sunulan - tanıtılan sonsuz sayıda bilimsel çalışmadır. 

İyi tarif edilmiş ve oluşturulmuş bir bilim politikası ülkelerin – toplumların – bölgelerin ve şehirlerin ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimine katkı sağladığı gibi tanıtımında saygın bir isim sahibi olması sonucuna yol açmaktadır. Dünya ölçeğinde pek çok örnekleri mevcut.

Tüm bu genel bilinenleri aklımızda tutarak, Bozcaada ölçeğinde ve Bozcaada’nın gelişmesinde “bilim” enstrümanından nasıl yararlanılabilir’in tartışılmasında yarar bulunmaktadır.

Akla gelebilecek il itiraz Bozcaada’da bir üniversitenin bulunmamasıdır. Bozcaada’da bir üniversitenin olmaması ilk bakışta bir dezavantaj gibi görünmektedir. Diğer yandan, tek bir akademik birime sahip olmak yerine pek çok akademik birim – Türkiye ve dünyadaki üniversiteler – için ilgi ve cazibe merkezi olmak gibi bir avantaj söz konusu olabilir – değerlendirilebillinirse…

Bu avantajı sağlamanın ilk adımı uygun altyapının oluşturulması olabilir. Bu altyapının olmazsa olmaz iki temel alanı bulunmaktadır: arşiv ve fiziksel altyapı.

Bozcaada, Ege Adaları ve bölge ile ilgili yazılmış binlerce kaynak bulunmaktadır.  Bu kaynakların elektronik ve fiziksel ortamda derlenerek bir Bozcaada Kütüphanesi oluşturulması, Amerika’daki “Kongre Kütüphanesi” iddiasında olmayacaktır, ancak araştırmacılar için önemli bir çekim merkezi ve ada için gelir kaynağı niteliğini taşıyacaktır. Bozcaada’nın daha çok araştırma konusu olmasını sağlayacaktır.  

Fiziksel alt yapı koşulu, bir proje kapsamında, araştırma için Bozcaada’ya gelecek araştırmacılar için öncelikle barınma, ofis, iletişim ve laboratuvar imkânlarının sunulduğu bir merkez aracılığı ile oluşturulabilir. Oluşturulan bu fiziksel alt yapı özellikle lisansüstü tez çalışmalarında araştırmacılar, yerel yönetim ve sivil toplum kuruluşlarınca ilgili alanlarda burs, proje desteği gibi araçlarla desteklenebilir. Örneğin Bozcaada’nın endemik üzüm çeşitleriyle ilgili bir çalışmanın Bağcılar Kooperatifince desteklenmesi gibi.

Bu tür bir altyapı ve destek olmaksızın Bozcaada ile ilgili yapılmış  26 adet tez çalışması bulunmaktadır.  Bu çalışmaları yapan araştırmacılar oldukça elverişsiz koşullarda ve fazlaca kurumsal destek alamadan bu çalışmalarını yapmışlardır. Alanlara göre yapılan çalışmaların dağılımı aşağıdaki gibidir:


Alan
Sayı
%
Yıllar

Arkeoloji , Arkeoloji-denizcilik (1)
2
7.69
1993, 2006

Biyoloji/ Genetik =  Mikrobiyoloji(1)
4
15.38
1995-2012

Çevre Mühendisliği
2
7.69
97,06

Turizm(5)/Turizm işletme(1)/Coğrafya-turizm(2)
8
30.80
2002-13

Jeodezi ve Fotogrametri
1
3.84
2003

Sosyoloji/tarih
1
3.84
2006

Peyzaj Mimarlığı
2
7.69
2007-08

Botanik
1
3.84
2008

Ziraat
1
3.84
2008

Mimarlık
1
3.84
2010

Enerji -mühendislik
1
3.84
2012

Gıda- mühendislik
1
3.84
2012

Uluslararası ilişkiler
1
3.84
2012

Toplam
26
100


Tablodaki dağılım esasında Bozcaada’nın önceliklerinden birinin bilim politikasının oluşturulmasına işaret etmektedir. 

Bozcaada kültüründen söz ederken Bozcaada’nın uzak ve yakın tarihi, geçmiş ve şimdiki sosyal yaşamı, ekonomisi, çevresi, coğrafyası, denizi ve sualtı kaynakları, bağcılığı ve tarımsal potansiyeli, insan gücü kaynakları gibi pek çok alanda çalışma bulunmamaktadır. Dağılımda çarpıcı olan olgu yapılan çalışmaların üçte birisinin turizm ile ilgili olmasıdır. Ancak turizme altyapıyı oluşturan adanın diğer alan ve sektörleri ile ilgili çalışmaların sayısı az, bazılarında ise hiç bulunmamasıdır. Bu haliyle turizm, jeolojik etüdleri yapılmamış, temelleri atılmamış bir eve benzemektedir. Bir deprem ve kuvvetli fırtınada bu ev yerle bir olabilir ve Bozcaada açıkta kalabilir.


Bozcaada’nın bir bilim politikasının olması tam da bu nedenle gereklidir. Bozcaada’nın tüm paydaşları ile oluşturacakları Bozcaada Vizyonunun gerçekleşmesini destekleyecek bir bilim politikası ile Bozcaada’da araştırılması istenen alanlar belirlenir ve desteklenir.  Bozcaada’da oluşacak bilimsel bilgi birikimi sezona ve deniz-kum-güneşe bağlı kalmaksızın tüm bölge için çekim merkezi olmasına yol açacak ve ekonomik-sosyal-kültürel gelişmesine katkı sağlayacaktır. Bozcaada bunu gerçekleştirecek potansiyele sahiptir.

Hiç yorum yok: