Eleştiri-Yorum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Eleştiri-Yorum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Kasım 2014 Cuma

Bozcaada Gemi Seferleri ve GESTAŞ’ın Matematiği

Bozcaada ve Gökçeada’ya GESTAŞ tarafından yapılan gemi seferlerinde ödenen ücretlerin karşılaştırılmasında matematiği zorlayan tuhaflıklar bulunmaktadır.

Önce bu farklara bakalım:

Bozcaada – Gökçeada Gemi Ücreti Farkları
Öğrenci
Fark Yok
Yolcu
+ 1 TL
Otomobil(1+7 Koltuki)
Fark Yok
Minibüs(8-18 Koltuk)
-20 TL
Midibüs (19-32 Koltuk)
-40 TL
Otobüs
-30 TL
Kamyonet 1 - 3,5 Ton
Fark Yok
Kamyonet  3,5 - 6 Ton
Fark Yok
Kamyon
Fark Yok
Tır
+ 10 TL
Küçük Motor(150 cc Altı)
Fark Yok
Motor(150 cc Üstü)
Fark Yok
Romork
-10 TL
Karavan
+40 TL
İş Makinesi
-20 TL
Traktör
Fark Yok
1/2m3 Yük
Fark Yok
1 m3 Yük
Fark Yok
Palamar
Fark Yok
Manevra
Fark Yok



Tablodan da görüldüğü gibi, Geyikli-Bozcaada ve Kabatepe-Gökçeada gemi seferleri ücretlerinde öğrenci, otomobil, kamyonet, kamyon, motosiklet, traktör, yük m3, palamar ve manevrada fark bulunmamaktadır.

Farklı olanlarda ise; yolcu 1 TL daha pahalıya; Bozcaada’ya küçük minibüsler 20 TL, büyük minibüsler 40 lira daha az fiyata; otobüsler 30 TL daha ucuza, römorklar 10 TL daha ucuza, iş makinaları 20 TL daha ucuza, TIR’lar 10 TL daha pahalıya, karavanlar 40 TL daha pahalıya geçmektedirler.

Bu fiyatlar ve farklar iki açıdan önemlidir: mesafe ve alan.

Geyikli-Bozcaada arasındaki mesafe 4.5 mildir. Kabatepe-Gökçeada arasındaki mesafe 14 mildir. Yani Kabatepe-Gökçeada arasındaki mesafe Geyikli-Bozcaada mesafesinden neredeyse üç katından fazladır.

Alan olarak baktığımızda ise Gökçeada’nın alanı Bozcaada’nın alanının sekiz (8) katıdır.

Bu gözlükle baktığınızda:

1.  GESTAŞ’ın Bozcaada için uyguladığı fiyatlar mesafe açısından baktığınızda Gökçeada’ya göre üç katı kadar fazla ve pahalıdır.

2. Alan açısından baktığınızda, otobüs, minibüs gibi toplu taşıma araçları ki kitle turizminde kullanılan araçlardır, Bozcaada’ya daha ucuz fiyatla geçmektedirler. Halbuki sezonda Bozcaada trafiğini güçleştiren araçların başında bunlar gelmektedirler.

3. Gökçeada yolcuları bağlantılı Boğaz hatlarından ücretsiz yararlanmaktadırlar.  Bozcaada yolcuları için bu tür bir kolaylık bulunmamaktadır. Bozcaada’dan Eceabat ya da Gelibolu’ya geçtiğinizde – ya da tersi- bir kez daha gemi ücreti ödemek durumundasınız.

WEB sitelerinde, GESTAŞ’ın fiyat politikaları ile ilgili açıklamaları, fiyat artışlarının kaliteli hizmet sunumu amaçlı olduğu ile sınırlıdır.

Bu politikaların belirlenmesinde esas olması gereken sosyal parametreler (örneğin adalardaki kış nüfusunun artışı, trafik yoğunluğu v.b.), ekonomik parametreler (örneğin il ve bölge stratejik planında desteklenen tarım, inşaat ve imar faaliyetleri yoğunluğu) ve mali parametreler (personel, ulaşım yakıt maliyetleri v.b. maliyetler) ile ilgili bilgiler bulunmamaktadır. Dolayısıyla bunların ne derecede gözetildiği ve belirlenen ulaşım ücretlerine nasıl yansıtıldığı konusu açık değildir.

Bozcaada Belediye Başkanı ve Bozcaada Kaymakamı GESTAŞ genel kurulu üyesidirler. Dolayısıyla GESTAŞ’ın tüm politika ve uygulamaları konusunda etki ve yetki sahibidirler. Bu konumlarını Bozcaada ve Bozcaada halkının verilere dayalı bilgilendirilmesi yanında; sosyal, ekonomik ve mali çıkarları doğrultusunda kullanmalarını beklemekteyiz.

Ek: GESTAŞ’ın şu anda geçerli olan fiyat tarifesi. (www.gestasdenizulasim.com.tr)


Kabatepe - Gökçeada
Öğrenci
1,50 TL
Yolcu
2,50 TL
Otomobil(1+7 Koltuki)
58,00 TL
Minibüs(8-18 Koltuk)
35,00 TL
Midibüs (19-32 Koltuk)
55,00 TL
Otobüs
125,00 TL
Kamyonet 1 - 3,5 Ton
32,00 TL
Kamyonet  3,5 - 6 Ton
44,00 TL
Kamyon
90,00 TL
Tır
140,00 TL
Küçük Motor(150 cc Altı)
6,00 TL
Motor(150 cc Üstü)
10,00 TL
Romork
25,00 TL
Karavan
70,00 TL
İş Makinesi
90,00 TL
Traktör
32,00 TL
1/2m3 Yük
3,50 TL
1 m3 Yük
7,00 TL
Palamar
40,00 TL
Manevra
200,00 TL



Geyikli - Bozcaada
Öğrenci
3,00 TL
Yolcu
6,00 TL
GestCard Öğrenci
2,50
GestCard Yolcu
5,00
Otomobil(1+7 Koltuki)
58,00 TL
Minibüs(8-18 Koltuk)
90,00 TL
Midibüs (19-32 Koltuk)
150,00 TL
Otobüs
300,00 TL
Kamyonet 1 - 3,5 Ton
64,00 TL
Kamyonet  3,5 - 6 Ton
88,00 TL
Kamyon
160,00 TL
Tır
270,00 TL
Küçük Motor(150 cc Altı)
12,00 TL
Motor(150 cc Üstü)
20,00 TL
Romork
45,00 TL
Karavan
100,00 TL
İş Makinesi
160,00 TL
Traktör
64,00 TL
1/2m3 Yük
3,50 TL
1 m3 Yük
7,00 TL
Palamar
40,00 TL
Manevra
200,00 TL





Not: Geyikli - Bozcaada Hattı'nda tüm biletler gidiş - dönüş olarak kesilmektedir.

1 Eylül 2014 Pazartesi

Bozcaada Belediyesinin İletişimi


Bozcaada'da hala en iyi iletişim aracı, yine kulaktan kulağa iletişim...

Sadece kent içinde duyulan-duyulmayan hoparlör, geçmişteki eski sosyalist ülkelerde rastlanılacak cinsten.

Kent dışında oturanlar hala dumanla haberleşme devrinde...

Bozcaada Belediyesi web sitesi beş aydır yapılamadı.

Amatör bir programcı ya da biraz meraklı bir çocuk bile bir web sitesini dört günde yapabilir...

GSM şirketleri, müşterileri olan kurumların kurumsal hizmetlerini ve duyurularını kurumdan etkilenenlerin telefonlarına dakika başı geçebilmekte...

Sosyal medya herkesin elinin altında...

Herkes AN'ı paylaşmakta ama hayatının her anını etkileyen kararlardan haberdar olamamakta.

Meclis kararlarından, imar komisyonu kararlarından, başkanlık kararlarından, etkinliklerden.

Şeffaflık, açıklık, hesap verebilirlik, bilgi edinme gibi yerel düzeydeki uygulamalardan başlayan demokrasi ile ilgili  temel kavramlar iletişimle başlar ve iletişimle biterler. Rastgele bir iletişimle de değil - kurumsallaşmış; etkin kullanılan çeşitli iletişim kanallarının etkililiği ve verimliliğinin en üst düzeyde gerçekleşmesi ile başlar ve biterler. Yönetim sürecinin kendisi de iletişimle başlar ve iletişimle biter.

Bozcaada Belediyesinde yönetim değişti, kurumsal  iletişime ilişkin yaklaşım değişmedi...

Amacımız yermek değil, dikkat çekmek.

Bozcaada, iletişimin her alanında faaliyet gösteren (eğitimi, uygulaması, programlanması, içeriği v.b.) her biri kendi alanında çok yetkin isimlere sahip.

Böylesine zengin bir mesleki bilgi kaynağı ve potansiyeli değerlendirememek bir kaynak savurganlığı olduğu gibi Bozcaada'ya da haksızlıktır.

İletişimsizliğin maliyeti, iletişimin maliyetinin bin katıdır ve kötüdür ...


8 Ağustos 2014 Cuma

Bozcaada'da Yabani Hayvan Katliamı

Ne yazık ki, gelenek değişmedi...

Bozcaada'nın şehir dışındaki yollarında yaban hayvan katliamı bu yaz da sürüyor:

Ezilen bir kirpi,
araçların vurduğu bir tavşan,
yolda boylu boyunca üstünden geçilmiş bir yılan,
parçalanmış bir kaplumbağa,
gece farlardan kör edilerek çarpılmış çırpınan bir baykuş...

"Bir", lafın gelişi...
O kadar çok ki her yol dönemecinde ...

Ada'da en uzak mesafe 15 dakika.
Hadi de ki 20 dakika...

Vahşi şehirlerden ve vahşi dünyadan gelen "kimi" vahşiler,  dörçeker,  üççeker,ikiçeker, ve birçekerleriyle acımasızca Bozcaada'nın yaban hayvanlarını katlediyorlar.

Önlerine insan çıksa, onu da katl'edecekler.

Kazançları, 5 dakika erken gitmek...

Dilerim Araf'ta 5 bin yıl beklerler...

Bir gün evrenin bir yerinde, yok olan dünyanın  tarihi yazıldığında, "adı insan olan son derece zararlı bir bakteri türü, dünyadaki tüm yaşam formları ile birlikte kendini de yok etmiştir" diye yazacaktır.





22 Temmuz 2014 Salı

Eyvah Eyvah, Bayramda nereye gitsek?

Bayramda nereye gitsek?

……………………………….

10. Yunan Adaları’na Selam Çakan Gökçeada

Türkiye’nin en büyük adası Gökçeada’da yapacak çok şey var. Geniş ve rüzgar alan Kefalos koyunda windsurf ve kitesurf yapabilir, eski Rum köyleri olan Dereköy ve Zeytinliköy’de bir tarihi gezinti yapabilir, bol denize girip, taze deniz mahsullerinin tadına bakabilirsiniz. Gitmişken Mustafa’nın Kayfesi’nde kahvaltı edin mutlaka.

11. Çanakkale Kıyılarını Sevdiren Geyikli – Bozcaada

Ege kıyılarından devam etmek isterseniz, Eyvah Eyvah filminin çekildiği Geyikli’ye de bir uğrayın derim. Geyikli’nin uzun sahilleri ve doğayla iç içe atmosferi dinlenmek isteyen ruhlara iyi gelecektir. Ezine’deki Truva Antik Kenti’ni gezebilir ve tabi ki Ezine’nin mis gibi süt kokulu beyaz peynirlerinden alabilirsiniz. Denize girmek için feribotla Bozcaada sahillerine de geçebilirsiniz. http://galeri.sozcu.com.tr/2014/foto/genel/bayramda-nereye-gitsek.html?pid=13

Bir gazetenin magazin-foto haber – sayfasının ifade ettiklerini şöyle okumak mümkün:

1. Gökçeada’da yapılacak çok şey var,” Geyikli sahilinde de öyle, ama yine de sıkılırsanız, değişiklik olsun diye feribotla Bozcaada sahillerine DE geçebilirsiniz. Ama Bozcaada’da denize girmekten başka yapılacak bir şey yok…”

2. Gökçeada’da windsurf ve kitesurf yapabilirsiniz, ama Bozcaada’da herhangi bir deniz sporu yapamazsınız.

3. Gökçeada’da yer alan eski Rum köylerinde tarihi gezinti yapabilirsiniz, ama Bozcaada’da yapamazsınız. Çünkü Bozcaada’da Rum Mahallesinin sokaklarından lokantaların ve otellerin işgallerinden yürüyemez ve geçemezsiniz; kilise ve manastırları sürekli kapalı olduğu için ziyaret edemezsiniz; Kalesini size tanıtacak ve gezdirecek rehberler bir tarafa broşür de bulamazsınız.

4. Gökçeada’da taze deniz mahsullerinin tadına bakabilirsiniz. Bozcaada’da bakamazsınız. Çünkü Bozcaada’ya neredeyse tüm deniz mahsulleri karşı kıyı ve balık çiftliklerinden gelir; bunları karşıda çok daha ucuz fiyata yiyebilirsiniz. Aynı deniz mahsulünü çok daha ucuza karşıda yemek varken Bozcaada’ya geçmeye ve kazıklanmaya değmez.

5. Gökçeada’ya gitmişken Mustafanın  Kayfesinde mutlaka kahvaltı yapın. Bozcaada’ya giderken kahvaltılıklarınızı ve diğer yiyeceklerinizi mutlaka yanınızda götürün. Bozcaada’da yiyecekleriniz hiç öyle festivalleri için hazırladıkları gibi değildir. Önünüze bir sürü garip şeyi koyup geri dönüş paranızın kalmayacağı fiyatları talep edebilirler. Adada parasız ve mahsur kaldığınızda, banka şubeleri (tek şube zaten) bile yakınlarınızın size adadan kaçmak için masrafı içinde gönderdiği havaleyi aynı gün alıp kaçmak istediğinizde,  bir daha havale masrafı ödemeniz koşuluyla öderler. İstisnasız tüm işletmelerde başınıza aynı şeyler gelebileceği ve bakış açısı aynı olduğu için size işletme isimi öneremiyoruz.

6. Gökçeada’dan illa ki Ege kıyılarından devam etmek isterseniz, Geyikliye gidin. Bağları, şarapları, kalesi ve kendine özgü mimarisi, garip isimli otel ve restoranları yok ama uzun bir sahili var. Üstelik oraları Eyvah Eyvah filminden de biliyorsunuz ki orada da bir gariplik var. Filmin senaristi ve başrol oyuncusu Sayın Ata Demirer bir Bozcaada aşığı… Evi barkı Bozcaada’da. Zorunlu olduğu çalışma ve seyahatler dışındaki tüm çalışmalarını Bozcaada’da yapar ve orada yaşar.  Ama filmlerini Bozcaada’da çekmemiş, o da Geyikliyi tercih etmiştir.  Bu tercihinde, sizleri turist olarak oraya gittiğinizde bunaltacak ve isyan ettirecek hususlar mı etkili oldu acaba?

7. Geyikli, doğayla iç içe atmosferi dinlenmek isteyen ruhunuza iyi gelecektir. Bozcaada’da doğa ile baş başa kalamayacaksınız.  Çünkü siz adaya geçecek insanlar için Bozcaadalıların “para kazanması” için olanlar dışında size ve aslında kendileri için de düzenlenen hiç bir yer yok. “Servis olmadan” oturacağınız banklar yok. Dinleneceğiniz ve ege denizini biraz tepeden göreceğiniz seyir terasları yok. Güneşten saklanarak oturup dinleneceğiniz ormanlık alanlar yok. “Bu hızla şimdi bana çarpar mı” diye endişe etmeyeceğiniz, yürüyüş yapacağınız ve bisiklete binebileceğiniz yollar yok.  Kitabınızı alıp okuyabileceğiniz düzenlenmiş kuytu köşeler yok.

8. Geyikliye giderseniz, Ezine’deki Truva Antik Kentini, Dalyan’daki kazıları gezebilirsiniz.  Bozcaada’ya giderseniz ve kazı yeri göreceğim diye tutturursanız göreceğiniz şey yıllar önce açılıp kapanmış, bir kapısı ve tabelası bulunmayan ve şimdi mezberelik ile hurdalık karışımı bir otopark olacaktır.

9. Geyikliye giderseniz, tabi ki Ezine’nin mis gibi süt kokulu beyaz peynirlerinden alabilirsiniz. Bozcaada’ya giderseniz alacağınız şey Bozcaada’nın mis gibi şarabıdır ve ancak mevsimi denk gelirse, mis gibi kardinal ve çavuş üzümüdür.  Bir de tabi bol bol reçel göreceksin etrafta. Bozcaada’lıların suyunu çıkardıkları reçelcilik ürünü reçellerini.  Domatesleri ve incirleri karşıdan gelen, hatta birçoğu da karşıdan bozcaada etiketli gelen hazır reçelleri. Sergilerindeki ürünler ise, her sahil kasabasında bulabileceğin çin  ya da yerli malları…

10. Ey okuyucu, Bayramda nereye gitsek diye bize sorarsan durum bu… Teşbihte hata olmaz, bazı şeyler de mevhum-u muhalifinden anlaşılır. Her şeyi açık açık yazdırmayın… Aranızdan bir kısmısının yine de denize girmek için feribotla Bozcaada sahillerine geçip akşam güzel güzel Geyikli sahilindeki otel ve pansiyonlarına dönmek yerine adadan yer ayırttığını biliyoruz. 

Bu bir kısmının sayısı da zaten “İstanbullular”ın sayısı çok olduğu için adadaki otel, pansiyon ve restoranları dolduracak, hatta açıkta bırakacak büyüklükte… Bu kısmışının çok büyük bölümü için, tıpkı daha öncekiler gibi, Bozcaada bayram tatili ilk ve son Bozcaada tatilleri olacak...  

Bizim dediğimize gelip, Ege kıyılarına devam etmek isterseniz, “Eyvah Eyvah filminin çekildiği Geyikli’ye de bir uğrayın derim…”


NOT:  Bozcaada için bu söylediklerimiz ve söylemediklerimiz bizim duygu, düşünce ve görüşümüz değildir; çok uzun yıllardır bozcaadalıların gösterdikleri gayret ve çabaların sonucudur.  Bu sonuçları kendilerine söyleyince çok kızarlar. Sizi, adayı ve adalıları "karalamakla" suçlarlar. Düşman bellerler. İçinizin sızladığını bilmezler. Asıl düşmanın "içimizdeki düşman"ın olduğunu kabul etmezler. Böyle durumlarda da sadece, "eyvah eyvah" derler...  

28 Ocak 2014 Salı

Tut Keli Perçeminden...

Yerel seçimler yaklaşıyor...
Yaklaştıkça adaylar "döktürüyor"...
Adayların kullandıkları dil içler acısı...

Kelimeler kavramları, kavramlar düşünceleri, düşünceler eylemleri ve davranışları biçimlendirir...

Davranış ve eylemlerin olası iki hata nedeni:
Bir: kelime ve kavramların bilinmemesi nedeniyle hatalı kullanımı.
İki: kelime ve kavramların, zihnin gizlenmek istenen niyetlerini "sehven" açığa çıkarması nedeniyle hatalı kullanımı. Bu durumda "niyet" ile "eylem" tutarlıdır ancak ifade edilen bunlarla tutarlı değildir (yani yalandır).

Bozcaada belediye başkanlığı için yarışan adayların verdikleri mülakatlarda kendilerine soru soranların sorularında hatalı olarak kullandıkları "Bozcaada imar yasası".... nı içeren sorularını...

"Sorunuz yanlış,
Bozcaada'nın imar yasası olmaz, imar planı olur. 
Yasa yapma yetkisi sadece Türkiye Büyük Millet Meclisine aittir. 
Bozcaada Belediyesi sadece Bozcaada'nın imar planını yapma yetkisine sahiptir. 
Bu yetkisini 3194 sayılı İmar Kanunu ve  ilgili yönetmelikler çerçevesinde yerine getirir.
Bu bilgi,  ilköğretim düzeyindeki vatandaşlık bilgisi derslerinde daha öğretilir" biçiminde, 
yanıtlamamaktadırlar...

Aksine,
"Bozcaada İmar Yasası" ile ilgili görüş ve önerilerini sıralamaktadırlar...

Tam "tut keli perçeminden"...







19 Ocak 2014 Pazar

Bozcaada Üzerinde Çirkin Oyunlar

Önce Bir Haber:
Bozcaada ilçe teşkilatının ısrarı üzerine MHP il başkanlığı harekete geçerek CHP li İlter'e Bozcaada Belediye Başkan Adaylığı için teklifte bulunduğu ortaya çıktı.
Adnan İlter'in parti içi çekişmeler nedeniyle aday gösterilmediği yönünde oluşan görüşlerin ada genelinde yaygın şekilde konuşulması, İlter' in ada ile sosyal bağlarını koparmaması ve kamuoyunda isminin seçimi kazanır şeklinde ağır basması nedeniyle İlter'e böyle bir teklif gittiği öğrenildi. Yaklaşık 1 ay önce gerçekleşen teklife ilter'in olumsuz baktığı ancak, daha sonrasında Çanakkale Belediyesinde yaşanan işten çıkarma ve bazı personellerin yerlerinin değiştirilmesi gibi yaşanan olumsuz olaylar nedeniyle teklife sıcak baktığı gelen bilgiler arasında yer aldı. Önümüzdeki günler Bozcaada da gerçekleşecek geniş katılımlı bir toplantı ile çalışmaların ilk fitilinin verileceği kulislerde konuşuluyor. http://www.canakkalehaber.com/index.php/haber/politika/mhpnin-bozcaada-da-adnan-ilter-israri.html

Yukarıdaki haberin birinci cümlesi, evet bir haberdir.

Gerisi yalan...
"Yuh" dedirtecek yalanlar dizisi demek daha doğru...

CHP Bozcaada İlçe Teşkilatının yaptığı eğilim yoklamasında Sayın Adnan İlter 11 oy alarak üç aday arasında üçüncü olmuştur...

Demokratik bir önseçim olması nedeniyle parti içi hiç bir çekişme ve tartışma yaşanmamış, adaylarını parti üyeleri belirlemişlerdir... Ada'da aksi yönde konuşmalar bulunmamaktadır.

Sayın İlter diğer binlerce insan gibi ada ile sosyal ilişkisini sürdürmede özgürdür; ancak hangi kamuoyu yoklamasına göre isminin "seçimi kazanır" şeklinde "ağır bastığı" meçhul...  

Çanakkale Belediyesindeki işten çıkarmaların ve bazı personelin yer değiştirilmesinin ise Bozcaada Belediye başkanlığı seçimleri ile ne tür bir ilişkisinin bulunduğu; CHP aday adayı ile MHP'nin adaylık teklifi arasındaki ilişkisi daha da anlaşılmaz... 

Anlaşılır olan ise...

Ada üzerindeki "temiz olmayan" hesaplar.
Çirkin olduğu kadar da "sığ" ve beceriksizce yapılan manipülasyon çabaları.

Bu hesaplar, neden Çanakkale'nin diğer güzide ilçeleri, örneğin Yenice üzerinde yapılmıyor? Bozcaada Belediyesi Çanakkale Belediyesinin bir alt birimi midir? Devamı mıdır? Çanakkale Belediyesinin uygulamalarının Bozcaada Belediyesi seçimleri ile ne ilgisi bulunmaktadır? Bir partinin aday adayı olup da başka bir partinin adayı olarak seçmen karşısına çıkmanın başka bir belediyenin uygulamaları ile nasıl bir illiyeti vardır?  

Bozcaada'lı seçmenleri Çanakkale'den "idare" etmeye niyetlenen...
Çanakkaleli seçmenler ... kendi kentlerine baksınlar ...
Ada'dan Çanakkale'ye dedikodular ve "gaz"lar gidiyorsa bilsinler ki, adalılar, hele kış günlerinde dedikoduyu da, "gazlı makara-tukara" eğlenmeyi de çok severler...
Adalıların "adalı" kimlikleri, parti kimlik ve tercihlerinden önce gelir. 

Herkes kendi yaşadığı yere bakarsa, her yer bakımlı olur ...
Seçimlerde, Bozcaada'ya bozcaadalılar bakarlar!  









12 Aralık 2013 Perşembe

Bu Seçimde Duymak İstediklerim...

Bozcaadalıların mutluluğu, refahı ve yaşam kalitesinin artması kaynaklarının güvence altınmasına bağlıdır. Bu kaynaklardan yararlanarak, ekonomik ve sosyal fayda oluşturacak değerlerler yaratmak suretiyle Bozcaada yüksek bir refah, mutluluk ve yaşam kalitesi düzeyine ulaştırılabilir.
  
Bozcaada bu parametreler açısından gelişmiş yerlerle rekabette öne geçebilmek için onlara benzeyerek değil, onlardan mümkün olduğunca farklılaşarak ve farklılıklarını öne çıkararak varabilir.

Şöyle örnekleyebiliriz: büyük bir alışveriş merkezinde çocuk oyuncakları satan bir mağazanın karşısına oyuncakçı dükkanı açarak kar edemezsiniz. Ama çocuk giyimi mağazası açarak bu şansa sahip olabilirsiniz. Bozcaada’ya zeytin plantasyonları yaratarak ya da yıldızlı oteller dikerek Altınoluk ya da Antalya ile rekabet edemezsiniz.

Bozcaada ve Bozcaadalının yaşam kalitesini yükseltecek ve her açıdan rekabet avantajını sağlayacak, bu avantajı tanımlı hale getirecek ve en önemlisi sürdürecek bütünsel bir stratejik plan ve ciddi bir faaliyet programına her zamankinden daha çok ihtiyaç bulunmaktadır. Bozcaada’nın kendine has değerlerini yaratma/geliştirme için bilinçli olarak farklı davranmaya başlamaya olduğu gibi…

Bozcaada ve Bozcaadalı olarak ne yapmak istediğimizi ve ne olmak istediğimizi anlamamızı sağlayacak geniş bir bakış açısı olmadan ve daha da önemlisi, hedeflerimize ulaşmayı nasıl tasarladığımızı ve planladığımızı bilmeden işe koyulmak Bozcaada’yı mevcut sorunları da düşünüldüğünde çok ileriye götürmez.

Ev yapan, iş yapan herkes bilir ki bir işin zinciri iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümü o işi yapmakla ilgili her şeyi oluşturmakta – projelendirmek, tasarlamak, malzeme tedarikini yapmak ve üretmek. İkinci bölümü ise sunma ya da satma ile ilgilidir – müşteri çekmek, üretilen ürünü ya da hizmeti sunmak, dağıtımını ya da satışını yapmak.

Bir bütün olarak bakıldığında Bozcaada’yı yönetenlerin bu iş yapma ve yürütme zincirinin ikincisine odaklı olduklarını ve Bozcaada’nın tüm sorunlarının bu odaklanma kaynaklı olduğunu söylemek mümkün.

Örneğin turizm alanında bir turizm stratejik planı, master plan ve eylem planı olmaksızın; altyapı ve kapasite dikkate alınmaksızın, gerçekçi ve ölçmeye dayalı hedef gruplar belirlenmeksizin fuar fuar dolaşılmak suretiyle yapılan bir müşteri bulma ve ulaşma faaliyeti, yaz sezonunda “adaya gelmeyin yerimiz yok’a”; ya da düşük hizmet kalitesiyle büyük bir memnuniyetsizliğe dönüşmektedir.
Diğer örnekler adanın “bitmeyen” kanalizasyon ve imar planıdır.

İş sahiplerinin ve üst düzey yöneticilerin birincil kaygıları olan “doğru işlerin yapılması” ve uygulamada birbirinden oldukça farklı ve uzmanlık isteyen “doğru tasarım ve organizasyon” Bozcaada’da en çok ihtiyaç duyulan yetkinliklerdir.

“Hiçbir plan sadece plan değildir”.

İmar planı sadece bir ada-pafta çizimi değildir.

İnsanların yaşam tarzıdır, geçimidir, kültürüdür, geleceğidir. “Bozcaada ve Bozcaadalılar ne yapmak istiyor, nerede olmak istiyor, nereye varmak istiyor”?  İnsanlara kulak vermeksizin, ihtiyaçlarını ve beklentilerini hatta hayallerini öğrenmeksizin, onlara aldırış etmeksizin, tasarıları onlarla paylaşmaksızın, hatta onlardan kaçırarak varılabilecek yer şu anda bulunulan yerdir. Memnunsanız sorun yok…

Ancak imar planı asıl büyük planın sadece bir ayağı…

Bozcaada’nın ekonomik planı, Bozcaada’nın sosyal planı, Bozcaada’nın eğitim planı, Bozcaada’nın gelecek planı?

Nelere “evet” denildiği kadar nelere “hayır” diyen Bozcaada’nın planı nedir?

Niçin öyledir, nasıl yapılmıştır, ne zaman uygulanacaktır, nerede ne olacaktır, neyle uygulanacaktır ve kim uygulayacaktır?

Seçim öncesinde adaylardan ben bunları duymak istiyorum.

“Caktı-cıktı”, “daydı-dıydı” duymak istemiyorum.


4 Aralık 2013 Çarşamba

Seçimin Gerçek Tarafları


Yerel seçimlerin yaklaşması ile birlikte Bozcaada belediye başkanlığı ve meclisi için kulisler ve çalışmalar başladı.

Her ne kadar seçim partiler arasında gerçekleşecek olsa da aslında gerçek yarış zihniyetler arasında gerçekleşecektir.

İşin ilginç yanı kişi ve gruplar arasındaki zihniyet farklılıkları yanında bireylerin kendi zihniyetlerinde yaşadıkları çatışmaların da bu yarışta asıl belirleyici olacağı gerçeğidir.  

Toplumsal ölçekteki zihniyet kavgası “değişim” ve “statüko” arasında gerçekleşmektedir.

Bozcaada’da mevcut çıkar ilişkileri ve alanları zaman zaman yaşanan “gözden geçirmelere”, “yeni ekleme ve çıkarmalara” rağmen çeyrek yüzyıldır niteliği değişmeden devam etmektedir.

Bu ilişki ağı ve alanında olanların yaşadığı “mutsuzluğa” rağmen ona tutunmaları ve devam ettirme yönünde “parmak kaldırmaları” değişimin doğasında olan belirsizlikten duydukları derin korku ve endişedir.

İşi muhasebeye vurduklarında, “ufak tefek (bazen büyük) açıklarını idare eden” mevcut durumun artısı, “geçimini temin etme”ye yetmesidir.  Ancak “statüko”nun doğasında da değişimin doğasında olduğu gibi derin korku ve endişeler yaratan zorlamalar bulunmaktadır.

“Ufak tefek (bazen büyük) açıklarını idare eden” statüko itaat beklemekte, yeri gelince tehdide başvurmakta, şeffaf olma gibi bir kaygısı bulunmamakta ve en önemlisi yeni ortaya çıkan durumlar ve ihtiyaçlara cevap verememektedir.

İşin daha tehlikeli olan boyutu ise değişimin karşısında dururken “Bozcaada’nın değerlerini ben koruyorum” kalkanını, onları nasıl yok ettiğini “es” geçerek kullanmasıdır. 

El altından “düşman” yaratmasıdır – “üç-beş kişi”, “aynı kişiler”, “istanbullular”,“rantçılar”, “enteller” v.b…

Bozcaada’nın mevcut durumunun nedeni bunlarmış gibi… 

Kararları bunlar verip uygulayıp sürdürürlermiş gibi…

Bu zihniyetin en büyük korkusu ve endişesi, çeyrek yüzyıldır Bozcaada’nın fiziksel, sosyal ve ekonomik altyapısının gelişmesini engellemeleri nedeniyle hesap verecekleri korku ve endişesi değildir.

Bozcaada gelişmek zorundadır. Daha 70-80 yıl öncesinde yaz kış beş bin nüfusu barındıran ve geçindiren Bozcaada’dır. Üstelik bu kadar ünlü değilken ve turizmi yokken…

Bozcaada sadece kendi kaynaklarını ve değerlerini kullanarak eşsiz bir gelişme ve kalkınma potansiyeline sahiptir. Ama Bozcaada, dünyada pek çok örnekleri mevcut olan “kaynakları çok ama gelişmemiş ülke”de olduğu gibi bu kaynakları kendisi için kullanamamakta, gelirini ve gençlerini diğer şehirlere transfer etmektedir. Kestirmeden söylemek gerekirse bunun nedeni kötü yönetim.

Bozcaada’lı çocuklar, Bozcaada’lı gençler boş zamanlarını değerlendirecek tiyatro istiyor, sinema istiyor, futbol dışında da spor alanları istiyor, eğlence yerleri istiyor, ücretsiz internet ulaşımı istiyor, sosyal kulüpler istiyor, meslek kursları istiyor, hobi kursları istiyor, gelecek istiyor…

Bozcaada esnafı sezon dışında da insanlar adada yaşasın, turizm sezonu uzun olsun istiyor; işadamları yatırım yapmanın “deveye hendek atlatmaktan” kolay olmasını istiyor, bağcı üzümü para etsin istiyor, işçi insanca koşullarda yaşasın istiyor, memur iş dışında uğraşlar istiyor, yaşlılar ilgi istiyor…

Bozcaada’lılar ulaşım uygun fiyata olsun istiyor, lağım suları içerisinde oturmasınlar istiyor, patlak borulardan asbestli ve çok pahalı su içmesin istiyor, çevre zarar görmesin istiyor, Bozcaada’nın sahip olduğu yetkilerin kullanılmamasından dolayı Çanakkaledeki kurullarda sürünmesin istiyor, işlerinin hızlı halledilmesini istiyor, kuralların herkes için eşit uygulanmasını – yani adalet istiyor, isimsiz ihbarlar sonucu gelen cezalarla değil işlerinin düzgün yapıldığı ve doğru düzgün yol gösterilerek yapılmasını istiyor, sıkıntıya düştüğünde muhatap bulsun istiyor, kendisine kulak verilmesini ve sorunlarının çözülmesini istiyor, ayırımcılık – kayırımcılık olmasın istiyor, kapalı kapıların arkasında alınan kararları bilmek – yani şeffaflık istiyor …

Tüm bu isteklerin nedeni şimdiye kadar karşılanmamış ve karşılanmıyor olmalarıdır.

Çeyrek yüzyıldır “cek-cak”, “daydı-dıydı” larla taleplerin karşılanmamış olmasıdır.

Karşılanmasına yönelik yaklaşımların ve yapıların oluşturulmasına niyet bile edilmemiş olmasıdır.

Tüm bu istekler Bozcaada’nın korkularından sıyrılıp gelişmesi, potansiyelini kullanması gerektiğini söylüyor.

Nasıl ve ne yönde?


Bu sorunun cevabı, bir sonraki yazının konusu olsun…