“Halime çok şükür” demenin en etkili yolu, halini “kötü”
gördüğünüz birine yardım yapmak.
Yardım yapmak yardımı alandan çok yardım edenin işine yarar.
Yardım alan “güçsüzdür”, “zavallıdır”, “halsizdir”. Sizin “yardım”
diye sunduğunuz şeye ulaşabilecek durumda değildir.
Siz ona yardımı “sunduğunuzda”,
Kendinizi “güçlü”, “zengin”, “halli” hissedersiniz.
Kendinizi “çok şükür iyi”, “kimseye muhtaç değil” ve üstelik
“yardımsever” hissedersiniz.
Yardım alanın, o anki “ihtiyacı giderilmiştir”. Başka ihtiyaçlar için başkalarından yardım
almayı umar ve arar durur.
Bu durumda soru şu olmakta: “Aslında kim kime yardım etmekte”?
Her zaman uçları “güçlü-zayıf” çıkar ilişkisine dayalı olan “yardım”lar
sadece insanlar arasında gerçekleşmez. Kurumlar (birçok sivil toplum
kuruluşunun kuruluş amacı budur) ve hatta ülkeler arasında da bu ilişki tarzı
mevcut.
Bu yardım ilişkisi tuzağını da beraberinde taşır:
Sorunlarınızı kendiniz çözmeyip bir kez “yardım”
aldığınızda, siz artık “zayıf tarafsınız”. Yardıma muhtaç tarafsınız. Gelen yardım
ne olursa olsun, reddedemezsiniz…
Ve hep zayıf tarafında kalırsınız “zayıf-güçlü” ilişkisinde.
Bağış ve ihsanlarla hayatınızı idame ettirirsiniz.
Çaba göstermenize gerek kalmaz.
Bozcaada Belediyesi, bu kış ikinci bağışını kabul etmişti.
İlki Beşiktaş Belediyesinin bir minibüsüydü, ikincisi Foça
Belediyesinin otobüsü…
Beşiktaş Belediyesinin minibüsü bazı özel gezilerde
kullanılmaktaydı…
"O şimdi garajda".
Foça Belediyesinin otobüsü sadece cenazelerde, camiden
mezarlığa kadar hizmet vermekte…
Allahtan mezarlıklar uzakta değil, yürüyerek gidilebilinir. O
korku tüneli misali otobüse binmektense…
Bozcaada Belediyesi Beşiktaş ve Foça belediyelerine çok
büyük birer “iyilik”te bulunmuştur.
Parçalanmak için hurdalığa ya da otomotiv sanayi müzesine
binbir prosedürle göndermeleri gereken araçları Bozcaadalılara “bağışlayarak”
hem zahmetten kurtulmuşlar, hem de kendilerini Bozcaada Belediyesine bağış
yapan “güçlü belediyeler” olarak hissetmişlerdir…
Son üç-dört gündür adaya gökten bile insan yağarken, koca
koca tur otobüsleri daracık yollarda tur atarken, hatlı minibüsler tekerlekli tuzlu
sardalye tenekesi misali yokuşlarda
inlerken neredeydi Bozcaada Belediyesinin “Belediye Otobüsü”?
Niye “arkalara” saklydı?
Bu otobüsü, adayı “tanıtmaya” gideceğiniz Londra’dan gelecek
İngilizler için mi saklamaktasınız?
Ne yapmak için kabul ettiniz otobüs bağışını?
Antika araç kullanmayı bilen şoförünüz mü yok?
Bozcaada hurdalık’mıdır?
Bozcaada Belediyesi diğer belediyelerin hurdacısımıdır?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder